Tvoje kuhanje je još uvijek tako loše kakvog se sjećam?
Hala hatırladığım kadar kötü mü yemek pişiriyorsun?
Kuhanje je umijeće koje se ne može podučiti, ali može se naučiti.
Aşçılık öğretilebilecek bir yetenek değildir. Ama öğrenilebilir.
Ustvari temperatura vode za kuhanje je 212 stupnjeva Fahrenheita.. 100 stupnjeva Celzijusa.
Aslında, suyun kaynama noktası 212 derece Fahrenheit 100 derece Santigrat'tır.
Na mnogo nacina, kuhanje je kao glazba.
Birçok yönden, yemek yapmak müziğe benzer.
U nekim sam stvarima očajan, kuhanje je jedna od njih, ali isto tako, znajući što reći nekome do koga mi je stalo...
Berbat olduğum bazı konular var ki yemek pişirmek onlardan biri ve bundan başka insanlara, değer verdiğimi söyleme konusunda da berbatımdır.
Borilačke vještine su meditacja, kuhanje je isto meditacija.
Dövüş sanatları bir meditasyon, aşçılık da bir meditasyon.
Znaš, to je kazneno koliko jednostavno kuhanje je doći k vama.
Bu kadar kolay yemek yapabilmen çok sinir bozucu.
Gladan sam, a tvoje kuhanje je svetogrđe.
Açım ve senin mutfakta yaptığın şey kötü.
Mama je bila u pravu, kuhanje je pitanje vremena, a to obično fali.
Annem haklıydı, yemek yapmak zamanla alakalıymış ve senin hiç zamanın yok.
Kuhanje je samo u vježbanju i prepoznavanju.
Biliyorsunuz, pişirme sadece çalışma ve aşinalıktır.
I moram priznati, kuhanje je dobra terapija.
Ve itiraf etmeliyim ki, yemek yapmak iyi de terapi oluyor.
Bili ste u pravu. Kuhanje je lako.
Haklıymışsınız Bay F. Yemek yapmak çok kolay.
Za evoluciju, lovce-skupljače, kuhanje je od vitalnog značaja jer se u divljini ne može preživjeti na sirovoj hrani.
İnsan evriminde avcılar ve toplayıcılar vardır. Ve yemek pişirmek hayati önem taşır. Çünkü çiğ yemek yiyerek vahşi doğada hayatta kalabileceğimize dair hiçbir delil yok elimizde.
Mi smatramo da je kuhanje ženski posao i ne cjenimo ga, ali antropolozi govore da u mnogim kulturama muškarci love, a kuhanje je dio lova.
Yemek pişirmenin prestijsiz bir kadın işi olduğunu düşünürüz hep. Ama antropologlar bir sürü kültürde erkeklerin avlanmaya yöneldiklerini belirtirler. Avlanmak, yemek pişirmenin bir parçasıdır.
Gurmansko kuhanje je žilavo, ali nije žilavo kao vaša piletina.
Gurme aşçılık sert bir kayadır. - Senin tavuğun kadar sert değil ama.
Kuhanje je korištenje vatre kako bi se predprobavila hrana izvan našeg tijela.
Besinleri vücudumuza alıp sindirmeden önce ateş kullanarak pişirdik
Kuhanje je, usput, vrlo korisna vještina za sve dečke.
Ayrıca, yemek pişirebilmek bir erkek için oldukça kullanışlıdır.
Dakle, kuhanje je jako važna tehnologija zato što nam je omogućila da dobijemo ono što vas je dovelo sve ovamo: veliki mozak, ovu divnu moždanu koru koju imamo.
Yemek pişirmek çok önemli bir teknoloji, öünkü hepimizi bu güne getiren bir özelliği ona borçluyuz: büyük beynimiz, sahip olduğumuz bu muhteşem serebral korteks.
Kuhanje je omogućilo da nas mutacije, prirodni odabir i okoliš razviju.
Yemek pişirme sayesinde mutasyonlar, doğal seleksiyon ve çevremiz bize şekil verdi.
0.8515419960022s
Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!
Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?
Hala hatırladığım kadar kötü mü yemek pişiriyorsun? 